Mutluyum!
Çünkü; hatalarımı kabulleniş ve hatalarımdan yol yakınken dönüşlerim var.
Huzurluyum!
Çünkü; huzursuzluklarıma karşı çıkışlarım var. Huzuruma şaşırmayın. Çünkü yarı yolda bırakıp terk edenlerden koşar adım kaçmışlığım var.
Anlayışıma şaşırmayın!
Anlayışsız olduğumu kavradığım an anlayışa koşan iç sesim, anlayışsızları anında terk etmekten korkmayan iç görüm var.
Gelsin hayat gelebildiği, gelmesi gerektiği gibi. Ben değişmedikçe, kabullenmedikçe kimseyi değiştiremeyeceğimi biliyorum ve kimse için de değişmeyi düşünmüyorum.
Birisi için kendimi değiştirmem, onun istediği kalıpta birisi olmam, kimliğimi kaybetmek ve yaşamımı çöp kutusuna atmak demek benim için.
Benim yaşam yoluma paralel olanlar, benimle birlikte yürümek isteyenler, bu yolda mutlu olanlar yürüsün benimle birlikte…
Benim için kimse kendi yolunu terk etmesin. Aynı paralellikte olan yollar eşlik edecektir bana.
Bazen paralellikler bozulabilir tabi!!! Ama biraz uzaklaşan yollar yeniden birbirine paralel uzaklıkta devam edecektir.
Ne ben, kimse için mecburi istikametim, ne de bir başkası benim için...
Yanımdakiler!
Birbirimizi mutlu ettiğimiz, birbirimize hayat kattığımız sürece hayatımdasınız, hayatınızdayım...
Mutsuzluğu fark ettiğim anda sizi istemeden de olsa bırakacağım…
İlk anda bir burukluk, bir üzüntü ve alışkanlığın verdiği boşluk bizi karşılayacak belki!
Ama inanın bu hem benim, hem sizin için yeni başlangıçların, yeni umutların kapısını açacak.
Öğrenecek çok şeyimiz var. Yeni hayatlar girecek yaşam yolumuza ve biz yeni yaşamlarla birbirimize yeni öğretiler katacağız.
Evet, mutluluk bir mucize değil sevgili yaşam mimarlarım...
Mutlu olmak istersek önce kendimizi sevmeli ve kendimize değer vermeliyiz!
Mutlu olmak istersek içimizdeki olumsuz düşüncelerden temizlenmeliyiz!
Olumsuz düşüncelerden kurtulmanın yolu, bize olumsuzluk katan herkesten her şeyden uzaklaşma becerisini gösterebilmekten geçiyor.
Mutluluğu şarta bağlamak olumsuzluğun kapılarını açar. Nasıl şartsız sevginin mucizesi varsa şartsız mutluluk da mucizelere gebedir.
Şu olursa çok mutlu olurum demek, o şey olduğunda başka bir şeye mutluluğu bağlamayı gerektirecektir. Ya da şart koyduğunuz şey olmadığında yıllarca mutsuzluğa mahkum olacağız.
Şartlı mutluluk, şu anın tadını alamamayı, anın güzelliğini yaşayamamayı yaşamımızdaki dakikaları kaybetmeyi göze almaktır.
Oysa yazıma başlarken yaşadığım dakikalar ellerimden kaydı ve gitti.
Bir daha geriye dönüp, o dakikalara ulaşma şansımın olmadığını bilerek, mutlu olmanın ve tadına vararak yaşamanın güzelliğine olan inancım TAM.