Kuş türlerinden 327'si tehdit altında
Kuş türlerinden 327'si tehdit altında
ANTALYA'nın kuşları, yaşadıkları tehditler ve önemli kuş alanları, uzman veteriner hekim Gökçe Coşkun ve Gazi Üniversitesi'nden Doç. Dr. Esra Per'in kalemi ile kitaplaştırıldı. Bugüne kadar 338 türü kayıt altına alınan Antalya kuşlarından 236'sı kesinlikle korunması gereken, 91'i ise korunması gereken hayvan türleri arasında bulunuyor.
'Antalya Kuşlarının Önemli Yaşam Alanları' adlı kitap, uzman veteriner hekim Gökçe Coşkun ve Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi'nden Doç. Dr. Esra Per tarafından hazırlandı. Kitap, 6 Şubat tarihli depremde Adıyaman'daki Issias Hotel'in enkazında KKTC'li sporcular ve 32 tur rehberiyle birlikte hayatını kaybeden doğa dostu rehber Önder Cırık'a ithaf edildi.
Kitabın yazarları, Antalya'nın sahip olduğu doğal zenginliklerin en değerlilerinden birinin, kuşlar ile yaşam alanları olduğuna dikkati çekip, vatandaşların kentin barındırdığı kuş türleri ile çeşitliliği hakkında pek bilgi sahibi olmadıklarını belirtti. Yazarlar, kuş türleri bakımından oldukça zengin bir il olan Antalya'nın birçok nadir ve nesli tehlike altında türü de barındırdığını, ilin doğal yaşam alanlarına yapılan müdahalelerin, bu kuş türlerinin popülasyonunun azalmasına ve ortadan kalkmasına yol açtığını kaydetti.
338 TÜR GÖZLENDİ, BİRÇOĞUNUN NESLİ TEHLİKE ALTINDA
eBird (eKuşBank) verilerine göre; bugüne kadar Avrupa'da 869, Türkiye'de 493 kuş türünün kayıt altına alındığını kaydeden yazarlar, Antalya'da ise bugüne kadar toplam 338 kuş türü gözlendiğini açıkladı. Bu türlerden nesli tehlike altındaki türler şöyle sıralandı; "İnce gagalı kervançulluğu nesli küresel ölçekte, Avrupa ölçeğinde ve ulusal ölçekte kritik düzeyde CR tehlike altında. Balık baykuşu Avrupa ölçeğinde nesli tehlike altında EN, ulusal ölçekte ise CR. Bozkır kartalı küresel ölçekte EN, Avrupa ölçeğinde ve ulusal ölçekte ise CR. Küçük akbaba küresel düzeyde EN, Avrupa ölçeğinde ve ulusal düzeyde hassas VU. Mezgeldek ve bozkır delicesi küresel ölçekte NT, ulusal ölçekte CR statüsünde. Çamur çulluğu tüm ölçeklerde NT. Kara akbaba, pasbaş patka ve sakallı akbaba küresel ölçekte NT ve ulusal ölçekte EN. Büyük su çulluğu ve poyrazkuşu küresel ve ulusal ölçekte NT. Kervan çulluğu, kızıl ardıç ve kızkuşu küresel ölçekte NT iken ulusal ölçekte önceliği düşük LC tür. Merkez Av Komisyonu (MAK) kararlarına göre Antalya kuşlarından 52 tür korunan yabani tür, 27 tür korunan av hayvanları, 3 tür dönemsel olarak avlanmasına izin verilen av hayvanları olarak listeleniyor. Ak kuyruklu kartal, gökdoğan, ince gagalı kervan çulluğu ve şah kartal, CITES Sözleşmesi Ek 1'de listelenmekte olup nesli tehlike altında olan bu türlerin ticareti yasaktır. Bern Sözleşmesi eklerine göre Antalya kuşlarından 236 tür kesinlikle korunması gereken hayvan türleri ve 91 tür korunması gereken hayvan türleri olarak listelenmektedir."
ANTALYA, BEŞİNCİ SIRADA YER ALDI
eBird 2022 verilerine göre; Antalya'da 589 kullanıcının toplam 3 bin 468 gözlem kaydı bulunduğunu belirten yazarlar, tüm yıllar göz önüne alındığında, 338 türle Antalya'nın Türkiye'de beşinci sırada yer aldığını açıkladı. Antalya'da toplamda 40'ı aşan kuş yaşam ve gözlem alanından en önemlileri Demre Kuş Cenneti, Side, Akseki, Patara, Avlan Gölü, Bağaçay, Denizkent, Manavgat Nehir Ağzı, Boğazkent gösterildi. Şehir merkezinde ise Cam Piramit, Akdeniz Üniversitesi ve Karaalioğlu Parkı sıralandı.
OLUMSUZ ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Gökçe Coşkun ve Doç. Dr. Esra Per, yaban hayatı ve kuşları olumsuz etkileyen faktörleri ise iklim değişikliği, biyoçeşitlilik kaybı, su kirliliği, ormanların tahribi, erozyon, hava kirliliği, yaban hayatı ticareti, avcılık, toprak kirliliği olarak gösterdi. Antalya'da yaptıkları yaban hayatı rehabilitasyon çalışmasında gelen kuş vakalarının en büyük kısmını yüzde 47,09 ile travmanın oluşturduğuna dikkat çeken yazarlar, şu bilgileri verdi:
"Travma olguları genelde şehirde bulunan pencere camlarına çarpma ve araç çarpmaları ile meydana gelebildiği gibi evcil hayvan saldırıları sonucu da oluşmaktadır. Bunun yanında şehirleşme ile birlikte insanların bir süre sorumluluğunu üstlenip daha sonra sokaklara terk ettiği evcil hayvan sayısı da artmaktadır. Ne yazık ki bu durum yaban hayat unsuru olan canlıların doğal olmayan avcıları tarafından avlanmasına neden olmaktadır. Kuşların göç yorgunu olması ve öksüz yavru bireylerin yardıma muhtaç hale gelmesi, insan baskısı ve uygun habitatların yok olması sonucu meydana gelmektedir. Bu nedenle, doğal habitatların korunması ve insan faaliyetlerinin doğal yaşam alanlarına etkisinin azaltılması, yaban hayatının korunması açısından önemlidir."