Başkan Tugay: Düşünce ve ifade özgürlüğü diliyorum

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü nedeniyle yayımladığı mesajında barış vurgusu yaparak “Yurtta sulh, cihanda sulh diyen Ata’mızın evlâdı olarak 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde tüm dünyaya düşünce ve ifade özgürlüğü, barış ve sevgi diliyorum” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü nedeniyle mesaj yayımladı. Başkan Tugay, mesajında uzun tarihi boyunca gözünü hep savaşlara, yıkıma, insan onuruna aykırı muamelelere açan yaşlı gezegenimizin yeni bir 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nü daha barış özlemiyle karşıladığını belirterek “İkinci Dünya Savaşı’nın ardından insanların aynı acıları yaşamaması ümidiyle kurulan Birleşmiş Milletler, 10 Aralık 1948’de İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni kabul etti. Çünkü kurucu devletler, bireysel hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması ihtiyacını fark etmişti. Savaşlar yaşanmasın, yaşam hakkımız elimizden alınmasın, en temel gereksinimlerimiz gasp edilmesin, insan onuru çiğnenmesin, insani değerler korunsun diye kabul edilen beyannamenin yıl dönümü, Dünya İnsan Hakları Günü ilan edildi. Aradan 76 yıl geçti ancak ne yazık ki hiçbir şey olumlu anlamda değişmedi” dedi. İnsanlığın yaşadığı acılardan ders almadığını, hak ihlâllerinin devam ettiğini belirten Tugay, “Yaşama, barınma, geçinme, eğitim ve sağlığa erişim, ifade gibi temel haklardaki ihlâller, çağımızın yakıcı gerçekleri arasında yer alıyor. Fikirlerini ifade ettiği için tutuklanan, işinden olan, sürgüne gidenlerle dolu bir coğrafyada gazeteciler, aydınlar öldürülüyor. Büyük Atatürk’ün “Matbuat hiçbir sebeple tahakküm ve nüfuza tâbi tutulamaz” sözleriyle bize bıraktığı ifade özgürlüğü mirasına yüksek sesle sahip çıkmamız gerekiyor” diye konuştu. “Tüm ülkeleri kara bulutları altına alıyor” Savaşların yine dünyayı yakıp yıktığını, yine masumların öldüğünü, kentlerin köylerin yıkıldığını vurgulayan Başkan Tugay, sözlerine şöyle devam etti: “Doğa ve kültür tahrip oluyor, geride kalanlar nefes alabilmek için göç ediyor, iltica ediyor. Uzun yıllardır Türkiye’nin sınırlarında yaşanan olaylarda tanık olduğumuz gibi insanlar savruluyor. Savaş, savaşlara katılan ya da katılmayan tüm ülkeleri kara bulutları altına alıyor. Sınırlarımız bu kadar kaynarken yüzümüzü yine Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e dönüyoruz; o büyük insanın, ülkemizi içine düşürüldüğümüz savaştan galip çıkarıp barışı tesis etmesinin önemini bir kez daha anlıyoruz. ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ diyen Ata’mızın evlâdı olarak 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde tüm dünyaya düşünce ve ifade özgürlüğü, barış ve sevgi diliyorum.”