CHP Lideri Özgür Özel'in İzmir ziyareti

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "İzmir'de kendi içimizde öz eleştiri yapıyoruz. Çünkü Manisa'da yüzde 60 alınan bir yerde İzmir'de alınan oy oranını konuşuyoruz. Elbette doğru bir stratejiyle neredeyse bütün belediyeleri kazandık. Bir başarısızlıktan söz etmek değil ama İzmir'in çok daha bu rakamların fevkinde rakamlara ulaşabilmesi için gayret göstereceğiz" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir ziyaretleri kapsamında ilk olarak CHP İzmir İl Başkanlığı'nı ziyareti etti. Özel'i CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve ilçe belediye başkanları çiçekle karşıladı. Özel'in ziyareti sırasında öğretmenlik için atama bekleyen engelli bir kadın, yardım isteyip, kendisine öz geçmişini verdi. Özel, öğretmen atamalarına değinerek, "Geçen sene bizim sayemizde 5 bin engelli öğretmen atandı" dedi. İl Başkanlığındaki toplantı basına kapalı olarak düzenlendi. Özel daha sonra Kültürpark'taki İzmir Sanat Başkanlık Çalışma Ofisi'nde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'a tebrik ziyaretinde bulundu. Özel, "İzmir, 31 Mart seçimlerinde 31 ilçede gösterdiğimiz belediye başkanından 29'unun seçildiği bir başarıyı elde etti. Seçimden önce Adalet ve Kalkınma Partisi buraya kendisi açısından çok önemli düzeyde bir önem arz etti. Maddi karşılığı çok büyük bir kampanyayı burada yaptılar. Bir algı yaratmaya çalıştılar. İzmir'deki çok takip edilen sosyal medya hesaplarına gösterdikleri özel ilgiden başlayarak görülmemiş bir kampanya bütçesi ayırdılar. Neredeyse İstanbul kampanyasından daha pahalı bir kampanyayı İzmir'e getirdiler. Onların kampanyasının maddi gücüyle rekabet edecek ne halimiz ne niyetimiz vardı. Çünkü bizim kampanyamızın manevi tarafı çok güçlüydü. Bizim kampanyamız Atatürk'ün annesinin emanet edildiği kentte siyaset yapmanın sorumluluğunu taşıyor. Bizim kampanyamız Cumhuriyet Halk Partisi'nin amiral gemisi olmanın cumhuriyetin sancak gemisi olmanın sorumluluğunu taşıyordu. Bu sorumlulukla birlikte hep beraber çalıştık ve aylarca inanamadıkları seçim sonucunu aldık" diye konuştu. 'GELECEK SEÇİMLERDE İZMİR'DE HEDEF 31'DE 31' Özel, İzmir'deki gelecek hedefleri ile ilgili, "Seçimden 3 hafta önce '25 kesin olur, 29-30 olur mu?' diye konuşurken, birileri İzmir'in üzerinde farklı hayaller kuruyorlardı. Ama İzmirliler, İzmir'i, CHP'yi ve cumhuriyeti tartıştırmadılar. Bu seçimde İzmir'de tüm tarih boyunca tüm partilerden 6 kadının belediye başkanlığı yaptığı yerde 9 kadın aday gösterdik. İzmirliler 8'ine teveccüh gösterdi ve seçti. 12 genç aday gösterdik. Hiç görülmediği kadar genç aday gösterdik. İzmirliler 11'ini seçti. Seçemedikleri arkadaşımız 16 puan geriden geldi, kıl payı kaybetti, gelecekte mutlaka hedefine ulaşacak. Kadın arkadaşımızın karşısında da bir belediye başkanı değil, adeta devlet gücü kullanan bir kayyım vardı ve Menemen'in satılan tüm varlıkları seçim odaklı bütçelendirmeyle harcandı. Ama bundan sonra ümit ediyorum, 1 yıl kadar sonra Menemen'in bir sonraki belediye başkanını ilan edip, çalıştırmaya başlayacağız. Ben de kendisiyle düzenli olarak Menemen'de çalışacağım. Gelecek seçimlerin rekor oyunu Menemen'de alacağız. Gelecek seçimlerde İzmir'de hedef 31'de 31. 30 belediye ve büyükşehri kazanmaktır. Zaten uzak bir noktada değiliz" ifadelerini kullandı. 'SEÇİM BAŞARISI SADECE GENEL BAŞKANLA, ADAYLA VE KONJONKTÜRLE İZAH EDİLEMEZ' Seçim başarısının sadece genel başkanla, adayla ve konjonktürle izah edilemeyeceğini söyleyen Özel, "Örgüt olmadan olmaz ve bunların hepsinin birden olduğu ve uyumlu olduğu bir süreçte başarı gelir. İzmir'deki başarı iyi adayların güçlü örgüt yapımızla uyumlu yürüttükleri bir kampanyada, genel kampanyanın ruhuna uygun adaylarla, Türkiye'de değişimi en çok isteyen ve CHP değişimini yüzde 92 ile desteklemiş bir kentte 10 yaşından beri büyüttüğü genç evladını genel başkan yapmış olan bir kentin beklentilerine uygun bir adaylaşma ve adayların örgüt tarafından benimsenmesiyle ortaya çıkan sonuç bu sonuçtur" dedi. İzmir'de kendi içlerinde öz eleştiri yaptıklarını belirten Özel, "Çünkü Manisa'da yüzde 60 alınan bir yerde İzmir'de alınan oy oranını konuşuyoruz. Elbette doğru bir stratejiyle neredeyse bütün belediyeleri kazandık. Bir başarısızlıktan söz etmek değil ama İzmir'in çok daha bu rakamların fevkinde rakamlara ulaşabilmesi için gayret göstereceğiz. Haksızlık da yapmayalım. Geçen seçim 2 önemli partinin, oyunun yüzde 10'un üzerinde olduğu iki partinin aday göstermeyip bu dönem İzmir'de adaylarının olduğu gerçeğini de görelim. CHP'ye karşı yürütülen sert kampanyaları, acımasız kampanyaları görelim" diye konuştu. 'TUGAY'IN CEBİNE SIKIŞTIRILAN ANAHTAR, İZMİR KENTİNİN ALTIN ANAHTARI DEĞİLDİR' Özgür Özel, İzmir'de yetkinin Cemil Tugay'da olduğunu söyleyerek, "Yetki diğer 28 belediye başkanımızda ve onlardan sadece kentte güzel işler yapmalarını beklemiyoruz. Elbette ki İzmir'in yüksek beklentilerle en iyi derecede cevap verilmesi gerekiyor. Ancak belediye başkanlarımızın hepsine bakarken 'Bunlar Türkiye'yi yönetmeye hazır mı?' diye bakıyor. Seçmen, seçimde Cemil Tugay'ın cebine bir anahtar sıkıştırdı. Belki gördünüz, belki görmediniz. Cebine sıkıştırılan anahtar, İzmir kentinin altın anahtarı değildir. Büyükşehir belediyesinin kapısının ya da kasasının anahtarı değildir. O anahtar iyi, doğru, dürüst, şeffaf bir yönetimin sonucunda en geç 4 yıl sonra ya da ne zaman yapılırsa yapılacak genel seçimlerde Atatürk'ün partisinin iktidara gelmesinin anahtarıdır. Bu bilinçle çalışıyorlar. Bu bilinçle çalışmaya devam edecekler. Bütün gücümüzle onları desteklemeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği (SODEM) ve Sosyal Demokrat Kamu İşverenleri Sendikası'nın (SODEMSEN) çok doğru bir şekilde konumlandırıldığına değinen Özel, "Sosyal demokrat belediyelerin iş birliğini, güç birliğini, eş güdümünü, eğitimini ve denetimini oradan yürütüyoruz. Çok önemli yapılar var. Yapının başında Yılmaz Büyükerşen Hocamız var. İçinde alanında Türkiye'nin en iyileri var. Birkaç ay içinde heyecanla ve dikkatle takip edeceksiniz" dedi. 'GENÇLER PİŞMAN OLMAYACAKLAR' CHP'yi seçimlerde gençlerin en çok oy verdiği parti yapan gençlerin pişman olmayacağını belirten Özel, "Aksine memnun olacaklar. Bugün birinci oturumu yapılan YKS sınavına giren hem İzmir'deki hem bütün Türkiye'deki genç kardeşlerime başarılar diliyorum" diye konuştu. Türkiye'nin kötü bir eğitim sistemine sahip olduğunu söyleyen Özel, "Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES) kapsamında 7 yaşında çocukların sınıfına tabut getirilip, arkadaşlarından birinin kefenlendiği ve başında çocukların ağlatıldığı, 'Kabe'yi getirip tavaf öğretiyoruz' diyerek o çocukları Müslümanlığı öğrenmek, İslamiyet'i tanımak açısından da yanlış yönlendirdikleri, pedagojiden uzak saçma sapan işlerle uğraşılan bir durum var. Çok güvenilir anket şirketlerinde AK Partili kadın seçmenin milli eğitim politikalarından memnuniyeti yüzde 18. Yani AK Parti'ye oy veren seçmenin bile yüzde 82'si bu eğitim sisteminden rahatsız" ifadelerini kullandı. 'TÜRKİYE'DE BİLİMSEL, ÇAĞDAŞ VE KALİTELİ EĞİTİME ERİŞİM, SINIFSAL BİR PROBLEMDİR' Türkiye'de bilimsel, çağdaş ve kaliteli eğitime erişimin sınıfsal bir problem olduğunu belirten Özel, "Çocuğunu özel okula gönderemeyenler, 2 elin parmaklarını geçmeyecek kadar kendi geleneğini sürdürmeye çalışan ve zorlanan okulları kazanacak kadar yetkinliği olmayanlar, maalesef bilimsel, çağdaş ve iyi eğitime ulaşmaktan uzaktırlar. Bu konuda atılması gereken çok önemli adımlar var. Bundan sonraki süreçte de eğitim konusunda duyarlılığımızı, sert eleştirilerimizi ve geleceğe dair önerilerimizi her daim dile getireceğiz. Bunun dışında CHP olarak 31 Mart'ta kazandığımız çok iyi sonuca, 47 yıl sonra birinci parti olmak bir zaferden çok bir siyasi başarıdır, bir görev bir sorumluk olarak görüyoruz. O yüzden kimseyi ötekileştirmeden, kimseyi itmede, kakmadan çok önemli görevler yapacağız" dedi. 'YÜZDE 50 ARTI 1'İ ALIP, YÜZDE 100 YETKİ KULLANMAYI DEMOKRATİK BULMUYORUZ' Türkiye Belediyeler Birliği seçimleri'ne değinen Özgür Özel, "Bugün İstanbul'da yapılan Tarihi Kentler Birliği seçimleri, Ege Belediyeler Birliği seçimleri, hepsi CHP'nin yönetim anlayışını, paylaşımcılığını gösteren çok önemli örnekler. Geçmişte AK Parti, MHP ile bir çoğunluğu sağlayıp bütün bir yönetimi alıyorken biz tek başımıza sorumluluğu sağlayıp, 'Yarısını biz alalım, yarısını geri kalan alsın, biz hakkımızdan azını alalım' dedik. AK Parti'ye, MHP'ye, DEM'e, İYİ Parti'ye, Yeniden Refah Partisi'ne ve Büyük Birlik Partisi'ne görev teklif ettik. Bu görevi Yeniden Refah, İYİ Parti, DEM kabul etti, Cumhur İttifakı karşımıza aday çıkardı tabii fiilen Yeniden Refah Cumhur İttifakı'nda değil, bizim yanımızda yer aldı. Bundan sonraki süreçte ne olur bilinmez ama kucaklayıcı tavrımız Cumhur İttifakı'nın bir kısmı tarafından benimsendi. Bize 1 koltuk vermeyen AK Parti'ye 4 koltuk teklif ettik. MHP'ye koltuk teklif ettik. 'Birlikte yönetelim' dedik, kendi adaylarını çıkardılar; kaybettiler ama birçok AK Partili belediye başkanı bize oy verdi, diye soruşturma açıldı. Çünkü biz adiliz, paylaşımcıyız" diye konuştu. 'İZMİR'DE YÜZLER DAHA ÇOK GÜLECEK' Özel, İzmir'e sahip çıkmaya devam edeceklerini söyleyerek, "Eskiden 100 liralık bütçenin 98,5 lirası Cumhur İttifakı'na, 1,5 lirası da Cumhur İttifakı'na gelir mi, diye muhalif belediyelere ışık yakmaya kullananlara karşı biz ne kadarsa ekonomideki gücümüz, o kadar ekonomik kaynak kullanacağız. Gerisini de diğer arkadaşlarımız belediye başkanlarımızla birlikte paylaşacağız. Çünkü biz yüzde 50 artı 1'i alıp, yüzde 100 yetki kullanmayı demokratik bulmuyoruz. Biz bir kişinin herkese karar vermesini, bir partinin her şeyi yapmasını doğru bulmuyoruz. Bu konudaki yaklaşımımız mutlaka bundan sonra da devam edecek. Cemil Başkan'a, seçilen tüm belediye başkanlarımıza, hangi siyasi partiden seçilmiş olursa olsun hem ilçelerde hem büyükşehirlerdeki belediye meclis üyelerine başarılar diliyorum. Bundan sonraki süreçte de CHP olarak cumhuriyetin, Atatürk'ün göz bebeği bu kente gözümüz gibi bakmaya, canımız gibi sahip çıkmaya devam edeceğiz. İzmir'de yüzler daha çok gülecek. İzmir'in yüzü en çok önümüzdeki genel seçimlerin akşamı saat 21.00'i bulmadan, tüm Türkiye ile gülecek" ifadelerini kullandı. 'İZMİR'DE YENİ NESİL BELEDİYECİLİK ANLAYIŞIYLA ÇALIŞMALARIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ' İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ise "Seçimlerin üzerinden yaklaşık 2 ay geçti. Bu süreç içinde sizlerin de gayreti sayesinde yoğun bir çalışma içindeyiz. Seçim sürecinde kentimize sağladığınız önemli katkılar için teşekkür ederiz. İzmir'de yeni nesil belediyecilik anlayışıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İl başkanımız, genel başkan yardımcılarımıza, milletvekillerimize, parti örgütümüze ve belediye başkanlarımıza teşekkür ediyorum. Bugünkü ziyaretiniz ve bugüne kadarki destekleriniz için teşekkür ederim" dedi. 'GEÇMİŞ PRATİKLERDEN FARKLI OLARAK KENDİLERİNE TEKLİFTE BULUNDUK' CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir programı kapsamında İzmir Sanat Başkanlık Çalışma Ofisi'nde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'ı ziyareti sonrası Ege Belediyeler Birliği'ne geçti. Burada düzenlenen toplantıya Özel'in yanı sıra CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu da katıldı. Özel, CHP'nin sadece kıyılara sıkışmış bir görüntüden Ege'deki bütün belediyeleri kazanan, İç Anadolu'da çok sayıda belediye kazanan ve Türkiye'nin yüzde 65'ini CHP'li belediyelerin yönettiği bir noktaya geldiğini belirtti. Özel, "Biz hem Ege Belediyeler Birliği'nde hem Türkiye Belediyeler Birliği'nde hem de biraz önce seçim sonuçları tamamlanan Tarihi Kentler Birliği'nde CHP'li belediye başkanlarımız var. Türkiye Belediyeler Birliği seçimini Ekrem İmamoğlu kazandı. Orada AK Parti ve MHP'nin yaşattığı geçmiş pratiklerden farklı olarak kendilerine teklifte bulunduk. 'Gelin herkes gücü nispetinde temsil edilsin' dedik. AK Parti ve MHP kendi listelerini çıkardı. Biz İYİ Parti'yle, Yeniden Refah Partisi'yle, DEM Parti ile kurduğumuz büyük ittifaklarla, belediyeler birliğinin yönetimini kazandık. Yönetirken de AK Parti'nin yaptığı gibi sadece Cumhur İttifakı'na belediyeler birliğinin imkanlarını seferber etmek yerine, herkesin gücü nispetinde bu imkanlardan yararlanmasıyla ilgili bir yönetim anlayışımız olacak" diye konuştu. 'KARŞI TARAFTAKİ DAĞINIK, BİZİM TARAFTA İŞLER YOLUNDA GİDİYOR' Tarihi Kentler Birliği'nin de başkanlığına Mansur Yavaş'ı aday gösterdiklerini dile getiren Özel, "Oradaki toplam delege sayımız 424 olmasına rağmen Mansur Bey 495 oy alarak başkan seçildi. Rakibi Mehmet Öztürk de 221 oy aldı. AKP'nin Cumhur İttifakı adayı AKP, MHP, Büyük Birlik Partisi oylarından 216 eksik oy aldı. Geçtiğimiz günlerde AKP adayının 12 oy eksik almasıyla Adalet ve Kalkınma Partisi'nde partiden atılsınlar, hesap sorulsun gibi yaklaşımları dikkatle ve endişeyle takip ediyorken, Bugün AK Parti, MHP ve Büyük Birlik Partisi'nin birlikte davrandığı Cumhur İttifakı'nın toplam alması gereken oy 437 olması gerekirken 221 bir oy aldılar ve 216 eksik oy aldılar. Bu karşı taraftaki dağınıklığı ve bizim tarafta işlerin ne kadar yolunda gittiğini gösteriyor. Orada da İYİ Parti'yle, Yeniden Refah Partisi'yle birlikteyiz. MHP'ye de AKP'ye de çok sayıda partiye teklifte bulunduk. Paylaşma teklifimizi algılayamadılar. Çoğunluklarına güvendiler. Ama bugün orada ortaya çıkan durum kendileri açısından son derece vahimdir. Biz AK Partilileri, MHP'lileri de ötekileştirmeden bu imkanları herkesin gücü nispetinde elde etmesini sağlayacağız" dedi. 'YÖNETTİĞİMİZ KURUMLAR KISA SÜREDE TÜRKİYE'NİN EN İYİ YÖNETİLEN KURUMLARINA DÖNÜŞÜYOR' Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği (SODEM) ve Sosyal Demokrat Kamu İşverenleri Sendikası'nın (SODEMSEN) oluşturduğu yeni yapıların CHP'li belediyelerin, sosyal demokrat belediyenin eş güdümünü sağladığını belirten Özel, "Belediyeler Birliği bütün bölge birlikleri üzerinden de çok önemli çalışmaları, koordinasyonları, eş güdümleri, denetimleri, eğitimleri hep birlikte sağlamanın niyetindeyiz. Yönettiğimiz kurumlar kısa sürede Türkiye'nin en iyi yönetilen kurumlarına dönüşüyor. Hedefimiz budur" ifadelerini kullandı. 'İNSANLARIN MEMLEKETLERİNE ULAŞMASI İMKANSIZLAŞTI' Ülkenin gündeminde Kurban Bayramı olduğunu dile getiren Özel, "İzmir'le İstanbul arasında geçen bayramdan bu bayrama otobüs taşımacılığı bilet fiyatlarının tam 2 kat arttığını üzülerek takip ediyoruz. İnsanların artık ailelerinin yanına kavuşmasını, öğrencilerin bayram tatiline gitmesini, insanların memleketlerine ulaşmasını imkansızlaştıran bir durumla karşı karşıyayız. Türkiye'nin bu sorunlarını çözmek bir yana çözemeyen ve sadece aynı kesimlere yüklenen bir iktidarla karşı karşıyayız. Aslında çözüm son derece basit. Geçmiş dönemde kur korumalı mevduattan kim kazandıysa, geçmiş dönemde hazineden aktarılan 1,2 trilyonu kimler cebine indirdiyse Kur Korumalı Mevduat üzerinden ya da kredi garanti fonu üzerinden alınan uygun kredileri, yüzde 6- 7'lik kredileri kimler gayrimenkule, lüks araçlara yatlara çevirdiyse onlardan almak lazım. Kur Korumalı Mevduatı ödeyenlere yüklenmek, işçiden almak ya da işçiye, emekliye zam vermemek, çiftçiye hak ettiği fiyatı vermemek, enflasyon yüzde 80 iken, girdi enflasyonu yüzde 120 iken, yüzde 12 zam vermek insaf değildir, vicdan değildir, hakkaniyet değildir. Bu vatandaşlar, 'Geçinemiyoruz' diye bağırınca onların seslerini duymamak değildir" dedi. 'EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞI CILIZ BİR KURBANLIK BİLE ALAMIYOR' Yaklaşan bayramda emekliye 3 bin TL ikramiye verildiğini söyleyen Özel, "2018'de emekli ikramiyesi 24 kilo kıyma alırken bugün 5,5 kilo kıyma alıyor. O gün verilen emekli ikramiyesi 2 koç alıyorken bugün emekli ikramiyesi bir koçun 5'te 1'ini bile alamıyor. En düşük emekli maaşı 2002 yılında 2 koç alırken bugün en düşük emekli maaşı 10 bin lira, cılız bir kurbanlık bile alamıyorken artık emeklilerin sesinin duyulması gerekiyor. Bu konuya bir kez daha dikkat çekiyoruz. Önümüzdeki günlerde Sayın Erdoğan'la yapacağımız görüşmelerde bu büyük ekonomik krizden çıkmanın yolunun krizin mağdurlarını daha fazla yüklenmek değil, geçmiş krizin kazananlarından biraz bir şeyler talep etmek olduğunu görmek gerekiyor. Türkiye demokratikleşse, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uysa, bugünkü öngörülebilirlik olsa, Türkiye'ye dünyadan kalıcı yatırımlar gelecek. Bugün sıcak para geliyor, faizden voleyi vuruyor tekrar gidiyor. Kurdan voleyi vuruyor tekrar gidiyor. Ama biz her geçen gün daha çok yoksullaşıyoruz" açıklamalarında bulundu. 'BUNA ÇOK SERT VE ÇOK NET BİR TEPKİ VERECEĞİZ' Özel, sözlerini şöyle sürdürdü: "İzmir'den kuvvetli itirazı bir kez daha yükseltiyoruz. Haziran ayının sonunda asgari ücrete zam yapmamayı düşünenler bunu bir kez daha düşünsünler. Buna çok sert ve çok net bir tepki vereceğiz. Bir kez daha kimse asgari ücreti güncellememeyi düşünmesin. Asgari ücreti enflasyon artışında güncellerken, asgari ücret artışından sıkıntıya düşecek küçük esnaf, bazı KOBİ'ler ve bazı ihracatçıların da desteklenmesi için özel tedbirlerin alınması da gerekiyor. Ama yarattığınız krizin yükünü emekçilere ve emeklilere, esnafa ve çiftçiye yüklenemez. Buğdayda 15 lira taban fiyat bekliyoruz. Çay taban fiyatının 25 lira olarak güncellenmesini bekliyoruz. Ve bu kararların bir an önce açıklanmasını bekliyoruz. Emekliye asgari ücret düzeyinde en düşük maaş, asgari ücrete de enflasyon oranında güncelleme bekliyoruz. Bunları yapmayanlar, bu milleti geçinemeyen hale getirirler. Geçinemeyenlerin sesini duyuyoruz. Duyurmaya kararlıyız, bu konuda haziran ayında ciddi adımlar bekliyoruz." 'BELEDİYELERİMİZİN DERTLERİNE VE PLANLARINA ÖNCÜLÜK EDECEĞİZ' Ege Belediyeler Birliği Başkanı ve Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, "6 Haziran günü hepimizin bildiği gibi Ege Belediyeler Birliğimizin bir seçimi oldu. Seçim ve delegasyonun takdiriyle birliğimizin başkanı oldum. Ege Belediyeler Birliği 127 tane belediyemizden oluşan 8 tane ilimizden 6'sı büyükşehirlerden oluşan bir birliğimiz var. Birliğimizde bütünlüğü sağlamak ve el ele kol kola yürümek adına yola çıktık" dedi. Zeyrek, "Ege Planlama Ajansı'nı hep birlikte kurmak, belediyelerimizin dertlerine ve planlarına öncülük etmek, burada birlikteliğimizi sağlamak, yurt içinde ve yurt dışında öncelikle Avrupa Birliği'nin fonlarını kullanmak ve diğer fonlarla birlikte belediyemizin dertlerine derman olmak, onlara çözüm getirmek öncelikle görevlerimizin arasında yer alacak. Bu yolda hep birlikte olacağız" diye konuştu.