​Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) Toplantısı genel merkezde yapıldı. Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Çelik, ''Bu MKYK toplantımız büyük kongremiz öncesinden yaptığımız bir MKYK toplantısı olması bakımından özellikli bir toplantı. Öncelikle daha önce bana sorduğunuzda 7 Ekim tarihinin taslak olarak kabul edildiğini, bunun MKYK kararına sunulacağını ifade etmiştim. Bugün MKYK’mıza sunulmuştur 7 Ekim tarihi. MKYK'mız 7 Ekim tarihinde büyük kongremizin yapılması kararını onaylamıştır. Böylece ‘demokrasimize, teşkilatlarımıza, milletimize hayırlı olsun’ diyoruz. Tabi bizim büyük kongrelerimiz her zaman için partimizin tarihi açısından vazgeçilmez niteliklere ve özelliklere sahip olduğu kadar aynı zamanda Türk demokrasisi açısından da önemli kilometre taşları teşkil eder. Büyük kongrelerimizde genel başkanımızın, cumhurbaşkanımızın verdiği mesajlar önümüzdeki ayların, yılların hangi siyasetler temelinde değerlendirileceğini ortaya koyması bakımından önemlidir. Dolayısıyla bu büyük kongremizde de, 7 Ekim'de de böyle bir siyasi merceğin ortaya çıkacağını ve bu şekilde güçlü değerlendirmeler yapılacağını ifade etmek isterim" dedi.

'SEÇİM SONUCUNU ALGILAMAYAN TEK KİŞİ KEMAL KILIÇDAROĞLU'

Çelik, Türkiye’nin güçlü katılımlı ve şeffaf bir seçimi geride bıraktığını belirterek konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"Milletimiz açısından, milli irade açısından seçimin nihai neticesi o gün tecelli etti. Seçim sonucunu bütün dünya ve Türkiye’deki herkes net bir şekilde algılamışken seçim sonucunu algılamayan tek kişi Kemal Kılıçdaroğlu. Sayın Kılıçdaroğlu bir açıklama yaptı ve bu açıklamada ‘seçim tek başına bir siyasal iktidara meşruiyet kazandırmaz’ dedi. Bununla da ilgili yarım yamalak bildiği bir takım tarihi bilgileri ortaya koymuş. Sayın Kılıçdaroğlu tehlikeli bir şey yapıyor. Aslında birçok çelişkili açıklamada bulunuyor. Bu yaptığı açıklamalarda neyi kast ettiğini CHP seçmeni bile anlamlandırabilmiş değil. Fakat biz dışarıdan baktığımızda gördüğümüz şudur; normal şartlar açısından ağır bir yenilgi almıştır. Büyük iddialarla bir 7’li masa kurmuştur. Bu masanın siyasi bir sonuç alamadığı ortaya çıkmıştır. Bu masanın ortaklarının her birinin tek tek Kemal Kılıçdaroğlu’na dönük olarak, CHP’ye dönük olarak ağır eleştirileri vardır. Hatta masanın içinde yer alanların masanın siyasi denklemine, mitinglerde yapılan çoklu konuşmalara kadar her konuda değerlendirmeleri vardır. Bu masanın küçük ortakları kendileri olmasa CHP’nin bu kadar oy alamayacağını iddia etmektedirler. Buna karşılık CHP genel başkanı CHP’lilerin hakkı olan çok sayıda milletvekilliğini bu partilere dağıtmıştır. Neticede de büyük bir siyasi yenilgiyle karşı karşıya kalmıştır."

'BU KONUDA AKLI BAŞINDA KİMSEDEN DESTEK ALMAYACAĞI AÇIKTIR'

Çelik, CHP ve Kılıçdaroğlu'na yönelik açıklamasının devamında, "Bırakın bir genel başkanı, normal bir siyasetçinin bu kadar girift işlerden sonra bir hesap vermesi veya bir açıklamada bulunması gerekir. Fakat Kemal Kılıçdaroğlu’nun herhangi bir şekilde açıklama yapamayacağı durumlar söz konusu olduğu için sürekli olarak konuyu kaybettiği seçimin meşruiyetini tartışmaya açma gibisinden bir noktaya getiriyor. Bu konuda da aklı başında kimseden destek almayacağı açıktır. Demokrat, demokrasiyi içine sindirmiş hiç kimseden de destek almayacağı açıktır. Zaten Cumhuriyet Halk Partisi içinden de bir desteği yoktur bu manada. Sadece kendi ikbalini Kılıçdaroğlu’nun koltuğuna bağlamış bazılarının birtakım beyanları olmaktadır. Fakat burada tehlikeli bir oyun oynamaktadır. O da şu; kendi koltuğunu korumak uğruna Türkiye'nin demokrasisini zehirlemek için hiçbir teşebbüsten kaçınmayacağını göstermektedir" ifadelerini kullandı.

'KKTC'YE BİR KEZ DAHA AÇIK DESTEĞİMİZİ İFADE EDİYORUZ'

Çelik, geçtiğimiz günlerde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) yaşanan yol gerilimine değinerek, "Geçtiğimiz günlerde KKTC'de bir kriz yaşandı. Pile Yiğitler Yolu’na dönük olarak ortaya çıkan bir krizdi bu. AK Parti MKYK’sının Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yaptığı açıklamaya tam destek verdiğini buradan ifade etmek isterim. KKTC’ye de buradan, AK Parti genel merkezinden MKYK toplantımız sonrasında bir kez daha açık desteğimizi ifade ediyoruz. Aslında burada yapılan yoldan önce yolun hayata geçmesinin şöyle bir gerekliliği var; bu Pile’deki köyde Rumlar ve Türkler bir arada yaşıyorlar. Karma bir köy. Dolayısıyla Kıbrıs Türkü oraya giderken İngiliz Dikelya Üst Bölgesi’ne yakın bir yerden geçmek zorunda kalıyor. Bunun içinden geçmek zorunda kalıyor. Geçmişte aslında Rum köylerine ulaşım için buna benzer bir sürü yola izin verilmişti. Dolayısıyla bu Dikelya egemen üst bölgesinden geçmeden Pile’ye daha rahat ulaşım sağlamak üzere tamamen insani temelde ortaya koyulan bir proje bu. Şunu herkesin unutmaması gerekir ki ne Birleşmiş Millet ne de başka bir kurum Kıbrıs adasının tamamına hiçbir şekilde Rum gözlüğüyle bakamaz. Oranın yegane temsilcisi Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) değildir. Böyle bir tablo söz konusu değildir" diye konuştu.

'CUMHURBAŞKANIMIZIN SOÇİ’YE BİR ZİYARETİ OLACAK'

Çelik, tahıl krizi ile ilgili kendilerine birçok sorunun geldiğini ifade ederek, "Bu konuda dünyanın böyle bir gıda kriziyle karşı karşıya kalmaması için insiyatifi cumhurbaşkanımız en yüksek diplomasi hassasiyetiyle şimdiye kadar yürütmüştür. Yakın zamanda da biliyorsunuz Soçi’ye bir ziyareti olacak. O ziyaret sonrasında bu konuda yeni gelişmelerin olacağını, yeni aşamalara geçilebileceğini değerlendiriyoruz" dedi.

'CUMHUR İTTİFAKI BİRLİKTE VE BERABERLİK İÇİNDE YOLUNA DEVAM ETMEKTEDİR'

Çelik, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in 'Seçimlere İttifaksız gidelim' çağrısına MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 'Açıklamanın ciddiye alınacak bir tarafı yok' dedi. Bu açıklamalara sizin değerlendirmeniz nedir?' sorusuna şöyle yanıt verdi:

"Sayın Bahçeli yaptığı açıklamada Cumhur İttifakı’nın birlik ve beraberliğinin altını bir kere daha çizmiştir. Bu kritik dönemde bunun güçlü bir şekilde vurgulanması son derece kıymetlidir. Buradan bir kez daha teşekkürlerimizi arz ediyoruz. Aynı şekilde Cumhur İttifakı’nın güçlü bir şekilde yoluna devam ettiğini, seçimlerde ve onun dışındaki siyasi alanın yönetilmesinde, yüce meclisteki çalışmalarda ve Türkiye'nin geleceğine atılacak imzalarda birlik ve beraberlik içerisinde yoluna devam ettiğini, bunu bizim de son derece kıymetli bulduğumuzu buradan bir kere daha ifade ediyorum. Tabii orada sayın Bahçeli’nin altını çizdiği çelişki son derece kıymetlidir. Şimdi daha birkaç ay öncesine kadar neredeyse her biri birer cumhurbaşkanı yardımcılığı almak isteyen, milletin önüne bu tabloyla çıkan ve Cumhurbaşkanı yardımcılığı karşısında işte 6'lı, 7'li masa kuranlar bugün her biri tek başına hareket edeceğini diğerlerinin yanlış yaptığını söylüyor. Peki o zaman seçim döneminde hangi birliktelik üzerine hareket ettiniz? Bunun ciddiye alınacak bir tarafı kalmamıştır. Cumhur ittifakı birlik ve beraberlik içerisinde yoluna devam etmektedir."