Prof. Dr. Serap Köybaşı Şanal, genellikle öğretmen, çağrı merkezi çalışanı, din görevlisi, şarkıcı gibi sesini çok kullanan kişilerde daha sık görülen ses bozukluklarının, ağırlıklı olarak sesin yanlış kullanımına bağlı geliştiğini belirterek, sigara kullanımı, reflü hastalığı, edinilmiş bazı hastalıklar, doğuştan gelen bozukluklar, nörolojik sebepler, ses teli felçleri gibi sebeplerle de ortaya çıkabildiğini ifade etti. 40 yaşından sonra 2 haftadan daha uzun süren ses kısıklığının ses teli kanseri habercisi olabileceğinin altını çizdi.
Farklı tedavi yöntemleri var
Ses hastalıklarının tedavisinde en önemli aşamanın, nedenin belirlenmesi olduğuna dikkati çeken Şanal, tedavi yöntemleri hakkında şu bilgileri verdi: “Sesin yanlış üretilmesinden dolayı ortaya çıkan ses bozukluğunda, ses terapisi ön plana çıkarken, enfeksiyon veya reflü gibi sebeplerden kaynaklanan ses bozukluklarında ilaç tedavileri gündeme gelebiliyor. Bunun yanı sıra hastalığa özel olarak ses cerrahileri, ses inceltme/kalınlaştırma, enjeksiyon ve botoks uygulamaları da ses bozuklukları tedavisinde önemli bir yer teşkil eder. Lazer yine bu alanda da seçilmiş vakalarda önemli bir tedavi aracı olarak kullanılabiliyor.”
Kişinin kendi kanından şifa
“Laringeal PRP” denilen ses tellerine PRP uygulamasının, son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalarla bazı ses teli hastalıklarında kullanımın umut verici tamamlayıcı bir tedavi yöntemi olabileceğini belirten Şanal, “PRP insanın kendi kanından elde edilen, yara iyileştirme gücü yüksek faktörleri barındıran bir yöntem. Daha önce ışın tedavisi almış, tekrarlayan ses teli cerrahisi yaşamış ve sulkusu olan hastalarda ses teli hasarının azaltılması ve ses telinin iyileşmesinin daha güçlü bir şekilde yapılabilmesini olanaklı kılabilir. Seçilmiş vakalarda yapılacak spesifik ses teli cerrahisini takiben PRP uygulaması yapılması iyileşmeyi güçlendirebilir” dedi.