Bir tutamı mışıl mışıl uyutuyor! İçeriği kanserle mücadele edecek kadar güçlü

Nane, yapısı gereği polifenol, flavonoid ve antioksidan içerir. Antioksidanlar, hücrelerin hasara neden olan serbest radikallere karşı korunmasına yardımcı olur.

Nane aynı zamanda vücuttaki inflamasyonu azaltmaya yardımcı olarak bağışıklık sistemini güçlendirir. Araştırmalar nanenin antikanser aktivite gösterdiğini bile kanıtladı.

Nanenin diş macunu ve gargaradan sakıza kadar sayısız ağız bakım ürününe dahil edilmesinin arkasında iyi bir neden var.

Sağlık sorunlarını önlemek veya tedavi etmeye yardımcı olmak için antibakteriyel, antifungal ve antibiyofilm özelliklerine de sahiptir.

Nane üzerine devam eden çalışmalar nanenin, biyoaktif bileşik içeriği nedeniyle, beyin sağlığı ve uykunun çeşitli yönlerine olumlu yönde fayda sağladığını da ortaya çıkardı.

2018 yılında yapılan bir çalışmada nanenin bilişsel işlevi iyileştirdiği ve zihinsel yorgunluğu azalttığı keşfedildi.

Bu arada, 2021 yılında üniversite öğrencileri üzerinde yapılan bir araştırmada, nanenin hafızayı ve uyku kalitesini iyileştirirken stres ve kaygı belirtilerini azalttığı da görüldü.

Faydası saymakla bitmeyen nane bağırsak sağlığını da düzenliyor. Nane gaz ve şişkinlikten kabızlık ve ishale kadar her türlü bağırsak rahatsızlığını ortadan kaldırıyor. Antioksidan bakımından zengin olduğundan kalp hastalığı ve diyabet gibi kronik hastalıkların önlenmesine yardımcı olabilir.

Peki nanenin tüm faydalarından yararlanmak için günlük olarak ne kadar tüketmeliyiz? Bilinen anlamda resmi bir öneri olmasa da, nane günlük olarak çok aşırıya kaçılmadığı sürece güvenle tüketilebilir. İsterseniz naneden çay yapın isterseniz naneli bir salata yapın ya da smoothie formuna getirerek tüketin.