Sağlık Bakanı Fahrettin Koca İzmir’e yapılan sağlık yatırımları anlatarak, “Yaşadığımız topraklar atalarımızın uğraşlarıyla bizim oldu, bizim kaldı. Şu anda bastığımız topraklardan düşmanı göndererek bu topraklar bizim kaldı. Cumhuriyetimizin kurucusu gazi paşa bu şehri çok sevdi. Sevgin rolü büyük, o sevgi vatan sevgisidir. Cumhuriyetimizin en büyük atılımları Cumhuriyetin ilk yıllarında gerçekleştirdik. Bugün cumhuriyetimiz 100 yaşındı. Son 20 yılda ilk kadronun vatan sevgisi ile çalıştık. Son 20 yılda yaptığımız her şey gün gibi ortadadır. Sağlık hizmetlerinde sosyal devrim yaptık. Ülkemizde son 20 yılda her alanda kapasitemizi artırdık. Binlerce yeni sağlık tesisi inşa ettik. Vatandaşımıza ulaşılabilir ve konforlu sağlık tesisleri ulaştırdık.

İlaçların artık yaklaşık yüzde 90’ı Türkiye’de üretiliyor. İzmir’de 2003 yılından bu yana 127 sağlık atılımı yapılmıştır. İzmir, Bayraklı Şehir Hastanesi’nin inşaatını tamamladık, cihazları yerleştirmeye başladık. Tesisleri tamamlanır tamamlanmaz hasta kabulüne başlayacağız. Toplamda 374 yoğun bakım yatağı bulunuyor. Toplam 2 bin 74 yataklı bir şehir hastanesine artık sahibiz. Depremden sonra bir yerde ihtiyaç varsa o ihtiyacı karşılamak boynumuzun borcudur. Şimdi bunu büyük felaketi yaşayan deprem bölgesinde yapıyoruz. Bu kadro vaat edip bırakma sözünü tutar. 20 yıllık kazanımlar bunların en büyük kanıtı. Küresel sağlık krizinde dünyaya örnek olan Türkiye’nin nasıl güçlü olduğunu gösterdik. Gelişmiş ülkelerde hastaları koridorlarda ölüme terk ederken ülkemizde bu manzaralar yaşanmadı. Dünyanın neresinde olursa olsun hasta vatandaşımızı uçak ambulanslarla ülkemize naklettik. Hiçbir vatandaşımızı garip bırakmadık, bırakmayacaktı. Şehir hastaneleri için ‘Yapamazsınız, dünyada örneği yok’ dediler. Dünyada örneğimizin olmadığı küresel sağlık krizinde bir kez daha görüldü. Asrın felaketinde ise hava ve karadan 55 binden fazla yaralı nakli gerçekleştirdik, hiçbir sağlık eksikliği yaşatmadık. Dünyanın inanamadığı işler yaptık, yine yaparız. Türkiye’de 20 yıldan beri cesaretli irade devam ediyor. Bu iradenin başında Cumhurbaşkanımız var. Şimdi 100 yıllık yeni bir misyonumuz var, Türkiye Yüzyılı. Türkiye Yüzyılı kimlik siyaseti değil, kucaklama ve özgürlük siyasetidir. Türkiye yüzyılı fanatizm yerine insani değerlerin öneminin adıdır. Önümüzde bir tercih varsa Türkiye’ye inanmak ve inanmamakla arasındadır. Tercih bugüne ve yarını düşünmek arasındadır. Türkiye Yüzyılı için tercih bellidir” dedi.